Boite Noire (Black Box) - Kara Kutu - Film Önerisi
Fransız sinemasından, yavaş tempoda ilerlemesine rağmen heyecan dozu hiç düşmeyen ve çok önemli bir konuya değinmesiyle parlayan sağlam bir yapım. Teknik bir konu ele almakla birlikte işin içine karışan illegal unsurları sağlam bir olay örgüsüyle irdeleyen filmi gayet başarılı buldum.
Hikayemizin kahramanı bir havayolu şirketinde ses analisti olarak çalışmakta olan Matthieu; sakin ve mütevazı karakteriyle dikkat çekiyor; genellikle kaza geçiren havayolu araçlarının kara kutularını inceleyip ses kayıtlarını analiz etmekle görevli.
Bu analizler yapılırken ciddi bir dikkat gerekiyor ve gözden kaçabilecek en ufak detaylar bile tespit edilmeye çalışılıyor, böylece kazaya sebep olan herhangi bir sebep bulunmuş oluyor.
Peki ya bu kayıtlarla oynanırsa, değiştirilmesi istenirse?
Filmin teknik bir konuya sahip olduğunu söyledim, öyle ki ilk dakikalardan itibaren bu tekniğin içine giriyor, zamana, seslere, analize kulak kesilip anlaşılmayan detayları fark etmeye çalışıyorsunuz ve bu durumda ‘kulaktan’ daha fazlasına ihtiyacınız olduğunu anlıyorsunuz.
Bunları çok önemli buluyorum çünkü kendisini yalnızca izletmeyen aynı zamanda yaşatan bir film sinema sanatının zirvelerinde dolanıyor demektir benim için. Yapımcı ve yönetmen de bunu başardıklarını düşünürlerse gereksiz uzatmalara gitmez, efektlerle filmi taciz etmez, filmin sadeliğine ve akıcılığına zarar verecek en ufak bir yapaylıktan uzak dururlar. ”Kara Kutu” için bunu garanti edebilirim nacizane.
Kahramanımız Matthieu’nün en belirgin özelliği duyduklarından daha fazlasını sezgileriyle araması, fiziksel seslerin yeterliliğini kaybettiği noktada iç seslerine dönerek hakikatin peşinden vazgeçmeden gitmesi. Bu durum karaktere ve temsil ettiği değerlere güvenmenize, ona duyduğunuz gittikçe artan saygı duygusuyla beraber liyakatin, dürüstlüğün, herşeye rağmen pes etmemenin ne kadar zaruri olduğunu bir daha fark etmenize sebep oluyor.
Çünkü muhakkaktır ki yeryüzünde fesat çıkaranlar bulunduğu sürece onların oyunlarına karşı mücadele edecek samimi yüreklerin de bulunması içimizdeki ümit ışığını parlak tutacak derecede önem arz eder..
Değil mi ki o samimi, cesur yürek an geldiğinde ‘biz’ olalım…
Sonunu hesap etmeyerek vicdanını susturmayanlara selam olsun…