21.04.2022, 21:00

Departures (OKURIBITO) - Son Veda - Film Tavsiyesi

Alışılmışın dışına çıkıp farklı ülkelerin, kültürlerin sinemalarından filmler izleyebildiğim zaman çok memnun oluyorum. Eğer bir işte kalite varsa nerede olursa olsun buram buram burnunuza geliyor ve seyrine doyum olmuyor.

Orjinal ismi OKURİBİTO olan filmimiz Japon sinemasının güzel bir yapımı. Keza Fransız, Alman, İran, Kore sinemalarında da gayet iyi yapımlar var ve zaman zaman onlardan da bahsetmeyi planlıyorum.

Sıralamaya Hint sinemasını eklemedim zira kendisi çoktan popüler kültür-sanat çerçevesine girmiş bulunuyor kanaatimce ki bu gayet güzel bir durum, kendi öz sinemamız dahil kaliteli, başarılı her yapımın ulaşabildiği her yere yayılmasını, dünya çapında ses getirmesini dilerim.

Filmin baş kahramanı Daigo bir orkestrada çello çalarak para kazanan ve hem mesleği hem hobisi olan çelloyu çok seven, oldukça da yetenekli bir beyefendi. Fakat birgün orkestra dağılır ve başka ne yapabileceği konusunda bir fikri olmayan Daigo doğup büyüdüğü mütevazı memleketine eşiyle beraber dönüp yerleşmeye karar verir. Buraya kadar kulağa tuhaf gelen birşey yok değil mi :)

Özellikle son yıllarda yaygınlaşmaya başlayan ‘tası tarağı toplayıp baba toprağına yerleşme’ planıyla karşı karşıyayız evet ama biraz farklı… Hiç vakit kaybetmeden iş arayışına giren Daigo gazetedeki ilanları kontrol eder ve esas mesele burada başlayacaktır.

‘Bir seyahat acentesine görevli aranıyor’ şeklinde anladığınız iş ilanının; ölenleri son yolculuklarına uğurlama törenleri için görevli alımı olduğunu öğrenseniz ne yapardınız?..

Son veda - Sinema filmi.

Bunlar öyle törenler ki, Japon kültüründe,ölüye gösterilecek olan son ihtimam ve saygıyı ifade ediyor;ölünün bedeni geleneklere uygun bir biçimde-mahremiyete de en üst düzeyde dikkat edilerek-özenle temizleniyor, geleneksel kıyafetleri usulüne uygun olarak giydiriliyor, ölen kişi ebedi güzelliğini kazanarak ayrılsın diye makyaj yapılıyor. Ailenin tüm üyeleri bu seramoniyi izliyor. Tüm bu hazırlığın varış noktası ise yanıp kül olmak…

İnsan her yerde aynı insan, hayat hep aynı hayat ama ona nasıl baktığımız ve yaşadığımızın bu kadar çeşitli olması gerçekten çok düşündürücü… Daigo da kendi sabit kültürü içinde ne kadar farklı kişiliklerin ve yaşantıların bulunduğuna şahitlik ediyor ve hayatı ‘ölümlerle’ anlamlandırmaya çalışıyor. Hiç tecrübesinin olmadığı, henüz alışmaya çalıştığı yeni ‘mesleği’ ona hayatın gerçeğini ve gerçeğin de gerçekliklerini sorgulatmıyor yalnızca kabul ettiriyor…

Bu yolculukta kahramanımızın psikolojisinin nasıl etkilendiğini, duygu ve düşünce dünyasının nasıl alt üst olduğunu tahmin edebilirsiniz. Fakat ilginç bir şekilde, iş görüşmesinde tanışmış olduğu patronunun da ilk anda fark ettiği gibi, Daigo bu iş için biçilmiş kaftan olduğunu bizzat yaşayarak görüyor.

İşiyle bütünleşmeye başladıkça adeta hayatın üzerindeki sis perdesi kalkıyor, pek çok şey anlamını yitiriyor, daha fazlası ise hakikatine kavuşuyor. En zorlandığı anlarda sığındığı çellosunu artık hayatın güzelliğini ve hakikatini idrak ettikçe bir dost gibi kucaklıyor, uçsuz bucaksız kırlarda safi bir huzurla terennüm ediyor…

Hikayenin bazı yan konuları da var elbette, herşeyin birbiriyle ilişkili bir şekilde cereyan edişi ve gün gelip karşınıza çıkıyor oluşu hayatın en mucizevi yönlerinden değil midir zaten…

Film boyunca çalan o güzel nağmeye doyamadan, girmiş olduğunuz samimi dünyadan bir süre ayrılmak istemiyorsunuz. Sanki, o küçük kasabada, iki katlı derme çatma kafe-evde, deniz kıyısındaki taşlarda, kırlarda rüzgarla kıpırdayan kır çiçeklerinde, ’gidenlere’ atılan son bakışlarda bırakıyorsunuz bir parçanızı..

Öyleyse hepimize iyi seyirler, iyi düşünceler…

Yorumlar (0)
Günün Anketi Tümü
Messi mi Ronaldo mu? Efsanelerin Karşılaştırması
Messi mi Ronaldo mu? Efsanelerin Karşılaştırması
Namaz Vakti 21 Kasım 2024
İmsak 06:06
Güneş 07:33
Öğle 12:39
İkindi 15:13
Akşam 17:35
Yatsı 18:58